Bu hafta sizlere biraz organik ürünlerden bahsetmek istiyorum. Son yıllarda ortaya çıkan “organik” kavramı dolayısı ile hepimizin kafası biraz karıştı kabul edelim, maalesef ülkemizde birçok kavram gibi organik kavramı da içi boşaltılmaya veya sahte bir şekilde kullanılmaya başlandı.
Ancak yaşanan olumsuzluklar bizi genel olarak sağlığımıza büyük bir artı değer katacak bu önemli kavramdan asla uzaklaştırmamalı.
Televizyonlarda konuşma yapan aklı başında saygı değer sağlık profesörlerinden birçoğu, günümüzde vücudumuza gerçekten sağlık katacak gıdalar sokmak istiyorsak, öncelikle yiyecekleri mevsiminde taze bir şekilde tüketmemizi, sonrasında ise organik ürünlerin iyisini üşenmeden, bilgi kalabalıklığından yılmadan arayıp temin etmemizi salık veriyorlar.
Ben organik yumurta bulacağım, gerçek bal yiyeceğim diye ekstra para ödeyemem, zahmet çekip nerede ne ürün varmış arayıp bulamam diyorsanız, yanlış yoldasınız!
İnternette hormonlu yumurtaların küçücük kız çocuklarını nasıl erken yaşta regl olmaya başlatıp buluğ çağına soktuğunu veya sahte sözüm ona bal ama aslında glikoz şurubundan ibaret olan şekerli balımsı ürünlerin nasıl şeker hastalığına yol açtığı ve vücuda hiçbir katkı sağlamadığını ufak bir araştırma yaparak kendi gözlerinizle görebilirsiniz.
Gönül isterdi ki, sağlıklı yaşama sağlıklı beslenme el atacak merci devlet olsun tüm üreticileri hizaya getirsin ve dur bakalım sen sağlıksız ürün üretemezsin benim ülkemde herkes her şeyin en doğalını en iyisini, tüketecek desin ve tüm sektörü hizaya soksun.
Tüketici olarak organik ürün satın alırken dikkatli olmalıyız ve çünkü organik tarım ile ilgili ülkemizde ne yazık ki büyük bir güven eksikliği mevcut. Bu durumda organik tarımın kitlelere tanıtılmasındaki eksikliklerin büyük bir payı var.
İster istemez şu anki durumda bir tüketici olarak bir organik ürün ile karşılaştığımız vakit ikileme düşebiliyoruz:
Söz konusu ürün gerçekten organik midir? Güvenilir bir üreticiden mi gelmektedir yoksa organik kavramı yalnızca pazarlama amacıyla kullanılan bir kelimeden mi ibarettir? diye.
Bu anlamda organik ürün satın alırken, başvurduğumuz satıcının veya firmanın güvenilir olması büyük bir önem arz etmelidir.
Organik tarım yalnızca kişilerin hayatına değil, dünyanın daha uzun ömürlü olmasına da katkı sağlayan bir üretim yöntemidir.
Tamamen doğallıktan yana olan organik tarımda; hiçbir kimyevi gübre, hormon veya ilaç kullanılmamaktadır.
Dolayısı ile doğal bir biçimde yetiştirilen ürünler, insanların hayatına da doğallık ve sağlık katmaktadır.
