Kurtdoğmuş köyündeki organik ürünleri, mevsiminde ve taptaze olarak tazemasa’ya sunan Hamit abi’nin ürünleriyle olan hikayesini sizler için derledik. Aşağıda keyifle okuyabilirsiniz.
Yolculuğumuz 2005 yılında tekstilden ve şehrin verdiği o yorgunluktan sıkılıp organik tarıma yönelmemle başladı. Zaten memleketim Diyarbakır’da da büyüklerim tarımcıydı. O yüzden bu işlere aşinaydım. Babamın bana bıraktığı mirası devam ettirmekte zaten geçmişten beri düşüncelerim arasındaydı. Nasıl bir tarım yapabiliriz diye düşünürken İstanbul Kurtdoğmuş’ta güzel bir arazi keşfettik ve ekimlerimize başladık. Büyüklerimizden gördüğümüz tarımı aynen uyguladık ve çok güzel sonuçlar aldık. İlerleyen zamanlarda eşe dosta ve tanıdık satıcılara ürünlerimizi dağıttık. Hem eş-dosttan hem de satıcılardan gelen geri bildirimlerle gerçek organik tarım yaptığımızı anladık. Daha öncede dediğim gibi, biz sadece büyüklerimizden gördüğümüz ne varsa onu uyguladık ve birazda bilmeyerek organik tarım maceramıza başlamış olduk.
Organik tarım, insan sağlığına ve çevreye zarar vermeyen, üretimde kimyasal girdi kullanılmayan, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı tarımsal üretim biçimidir. Her zaman bu ilkelere uyarak ürünlerimizi yetiştirdik. Yetkili kuruluşlar toprağımızı ve ürünlerimizi denetlemeye geldiği zamanda tüm ürünlerimiz olması gerektiği gibi kaliteli ve organik çıktı. Bu sayede organik tarımın artık tamamen içinde olmamızı sağlayan Yeşil Sertifika almaya hak kazandık. Bunun üzerine kadememiz yükseldi ve diğer pazarlarla tanıştık. Daha sonra ise bir arkadaşımızın tavsiyesiyle tazemasa.com’u tanıdık ve ürünlerimizi paylaşmaya başladık.
Birçok insan organik tarımın daha zor olduğunu düşünebilir ancak bizim için çok fazla zor olmadı. Hem çiftçi bir aileden geliyor oluşumuz hem de toprağımızın tertemiz oluşundan dolayı çok fazla zorlanmadık. Tabii ki ilk zamanlar toprağın temizlenmesi ve dinlenmesi gibi aşamalar bizi yormuş olsa da bu uzun bir zamanımızı almadı. İlerleyen zamanlar ise Antalya’da da güzel bir arazi keşfettik ve burada da üretimlerimize başladık.
Ürünlerimize gelecek olursak; her zaman mevsimine göre üretim yapıyoruz. Yaz aylarında domates, biber, patlıcan, salatalık, kavun ve karpuz üretiyoruz. Kış aylarında ise kereviz, karnabahar, kıvırcık, brokoli ve beyaz lahana üretiyoruz. Mevsimine göre üretim yapmamızın avantajları arasında, hem doğanın bize verdiği nimetlerden faydalanıyoruz, hem de sera gibi masraflardan kaçınmış oluyoruz. Her zaman emeğimizin karşılığını tescilli olarak aldık. Şu an Tarım Bakanlığı tarafınca da iyi bir kademedeyiz ve bu başarımızı her daim sürdüreceğiz.
Tazemasa ile olan ilişkimiz ise her zaman canlı oldu. Gerek üreticiye verdikleri değer, gerekse de ürünlerimizi tüketiciye her zaman taze ve zamanında ulaştırmaları buna neden oldu. Yeri geldi 10 firmayla çalıştık, yeri geldi 3 firmayla çalıştık ancak tazemasa her zaman bizimle birlikteydi ve desteklerini hiçbir zaman esirgemediler.