• 15 Nisan, 2024

Kanserle Savaşan 10 Besin

Greyfurt

Greyfurt C vitamininden zengin bir meyve. C vitamini vücuda zarar veren serbest radikallerle savaşan çok güçlü bir antioksidan olma özelliğine sahip. Kış aylarında günde 1 adet greyfurt tüketmek kişinin C vitamini ihtiyacının yüzde 70’ini karşılar. Üstelik yapılan çalışmalar C vitamininin solunum, özefagus (reflü), mide ve kolon kanserlerinin önlenmesinde de rol aldığını gösterir. Mevsiminde bir greyfurt tüketmek son derece yararlı. Ama “artık mevsimi geçti ya da ben greyfurt sevmem” diyorsanız alternatif olarak kivi, çilek, sivri biber ve kuşburnu da tüketebilirsiniz. Zira, hepsi de greyfurtun yerine geçebilecek birer kanser savaşçısı.

Yeşil Çay

Hem kış hem yaz aylarının kanser savaşçısı; yeşil çay. Güçlü antioksidanlar olarak bilinen kateşinleri içeriğinde barındırır. Yapılan çalışmalar yeşil çayın içeriğindeki kateşinler sayesinde kanser riskini azalttığını ortaya koyuyar. Kateşinler siyah çayda da bulunur ancak yeşil çayın içeriği daha zengin. Bu nedenle siz siz olun hem kışın hem de yazın günde 2 fincan yeşil çay içmeyi ihmal etmeyin.

Turpgiller ( Brokoli-Karnabahar-Lahana)

Brokoli, karnabahar, lahana gibi turpgiller grubundan olan kış sebzeleri, birçok anti kanserojen bileşikler içerir. Bu bileşikler de DNA hücre hasarının önlenmesine yardımcı olur ve özellikle mevsiminde yani kışın tüketildiğinde kanserden korur. Bu nedenle haftada 2-3 kez yaklaşık 200 gram kadar brokoli tüketmek çok faydalı. Sebzelerin uzun süre ısıya maruz kalması vitamin ve mineral kayıplarına neden olduğundan brokoli ve karnabaharı en iyisi buharda pişirin. Lahanayı ise su eklemeden düdüklü tencerede kısa sürede pişirebilir ve maksimum faydayı sağlayabilirsiniz.

Domates

Yaz aylarının şifa kaynağı domates, kanser riskini azaltmada potansiyel rollere sahip olan likopen içerir. Isıl işlem uygulanmış yani pişmiş domatesteki likopenin etkisi ise daha da artıyor ve böylece antioksidan kapasitesi yükselir. Mevsiminde tüketilen domates antioksidan etkisiyle prostat, meme, sindirim sistemi, mesane, deri ve serviks kanseri riskini azaltır. Siz siz olun yaz aylarında kanserden korunmak için tüm öğünlerinizde domates tüketmeye özen gösterin. Ama unutmayın, çoğunlukla da pişmiş olarak.

Sarımsak

Binlerce yıldır birçok farklı tıbbi amaçla kullanılageldi sarımsak. İçeriğindeki sülfürlü bileşikler bağışıklık sistemini güçlendirir, tümör hücre çoğalmasını baskılayan enzimlerin etkinliğini artırarak kansere karşı korur. Sarımsak sevmiyorsanız yine bu aileden olan soğan, pırasa gibi sebzeler de hücre hasarına karşı koruyucu güçlü bir antioksidan olan selenyum içerir. Ayrıca soğanda bolca bulunan quercetin adlı bileşik vücuda zarar veren serbest radikallerin yakalanmasında etkili. Araştırmalar sarımsak tüketimiyle başta mide kanseri olmak üzere mesane, kolon ve prostat kanseri arasında ters bir ilişki olduğunu ortaya koyar. Bu nedenle “hafta içi iş var, işyerinde rahatsız olabilirim ya da çevremdekileri rahatsız edebilirim” diye düşünmeyin, yemeklerinizde pişmiş soğan ve sarımsağa bolca yer verin. Üstelik pişmiş soğan ve sarımsak ağız kokusuna neden olmaz. Son bir not; sarımsağı bütün olarak tükettiğinizde olumlu etkilerinin daha fazla olduğunu da bilin.

Keten Tohumu

Günde 10 gram keten tohumunun meme kanseri riskini azalttığını biliyor muydunuz? Keten tohumunda omega-3 yağ asitleri, alfa-linolenik asit, protein, yüksek oranda çözünür ve çözünmez posa ve lignanlar bulunur. Son yıllarda yapılan çalışmaların keten tohumunda bulunan lifli bileşiklerden lignan üzerine yoğunlaştığı görülür. Günde 10 gram keten tohumunun meme kanseri riskini azalttığı belirtiliyor. Ayrıca keten tohumu tüketiminin toplam ve LDL kolesterolü düşürdüğü ve damarlardaki birikimi azalttığı dikkat çekiyor. Keten tohumunu ister tek başına isterseniz yoğurtla birlikte yiyebilirsiniz.

Kırmızı Üzüm

Üzüm kabuğu güçlü bir antioksidan olan resveratrol’ün önemli bir kaynağını oluşturur. Laboratuvar çalışmaları üzüm ve üzüm suyunda bulunan fenolik bileşikler ile resvoratrol’ün kansere karşı koruyucu olduğunu gösteriyor.

Bal Kabağı

İşte kış aylarının mis gibi bir besin maddesi: Bal kabağı. Çok güçlü bir antioksidan olan beta – karoten içerir. Beta-karoten kayısı, havuç, tatlı patates, Trabzon hurması ve turunçgiller gibi koyu sarı-turuncu renkli sebze ve meyvelerde de bulunur. Serbest radikallerin neden olduğu hücre hasarına karşı koruyucu etkinlik gösterirler. Beta-karotenlerden zengin beslenmenin özellikle menopoz öncesi dönemde meme kanserine karşı önleyici olduğu çalışmalarla gösterilir. Kış aylarında bal kabağını çorbalarınızda ya da püre olarak hazırlayıp yoğurtlu meze olarak da tüketebilirsiniz. Ancak aman dikkat! Kabak tatlısında bolca kullanılan şekerin kanseri tetikleyici olduğunu unutmayın!

Yulaf Ezmesi

İşte kansere karşı koruyucu özelliği yüksek bir besin maddesi daha: Yulaf. Yulaf, çözünebilir bir posa olan beta-glukan içerir. Beta-glukan kandaki kolestrol seviyesini düşürerek, kalp damar hastalıkları riskini azaltır. Yulaf ezmesi, kurubaklagiller, bulgur gibi tam tahıllı besinler de içerdikleri posa ve antioksidan bileşikler sayesinde kanserle mücadelede büyük önem taşır. Günde 1-2 çorba kaşığı yulaf ezmesinin yoğurtla birlikte tüketilmesi hem sindirim sistemine yardımcı olur hem de kansere karşı koruyucu özellik taşır.

Yaban Mersini, Çilek, Böğürtlen, Ahududu

Yaban mersininde bulunan flavonoid bileşikler ve proantosiyanidinler güçlü antiaksidan etkileriyle kansere karşı korur. Ancak yaban mersinini tüketemeyenler için alternatif besinler de var. Örneğin çilek, kırmızı dut, böğürtlen ve ahududu gibi meyvelerde de benzer bileşikler bulunur. Şekerlerle kavrulmamış olan kuru yaban mersininden günde bir avuç yenilebilir. Taze yaban mersinini ise bir çay bardağı tüketebilirsiniz. Bunun yanında yaz aylarında rahatlıkla bulabileceğiniz kara dut veya böğürtleni de 1 çay bardağı kadar tüketerek flavanoid bileşiklerden faydalanabilirsiniz.

Kaynak:

Benzer Yazılar

Yorum Yapın